Türkiye Hükümdarının Sahte Vaatleri Türk Halkını Kızdırıyor
Türk hükümetinin 2021 yılındaki yatırım programı, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanıp geçtiğimiz Cuma Resmi Gazetede yayımlandıktan sonra Türk sokaklarında öfkenin artmasına neden oldu.
Ekonomi analistleri, Özellikle Türk lirasının son yıllarda değerinin % 40tan fazlasını kaybetmesine neden olan Erdoğanın ekonomi politikalarına duyulan güvenin kaybedilmesiyle birlikte ağır gerilemelere tanık olan Türkiye ekonomisinin, 2021 yılında yatırım programına dahil edilen binlerce projenin uygulanmasına katlanabilir mi?"
Bir Türk muhalefet gazetesinin haberine göre, açıklanan programda 3 bin 91 projenin uygulanması için 138,3 milyar Türk lirası tahsis edilmesi öngörülürken, ayrılan bütçeden% 30,7lik aslan payını ulaştırma ve haberleşme sektörü alırken, % 14,3 ile eğitim sektörü izledi ve Enerji sektörü yatırımları yüzde 12,2 ile üçüncü sırada yer alırken, madencilik, yüzde 10,4, tarım yüzde 8,7 ve sağlık yüzde 7,5 ile izliyor.
Bu bağlamda bir gazete, sözkonusu hükümet planlarının, Cumhurbaşkanı Erdoğanın Türk ekonomisini kasıp kavuran ekonomik çöküşünden kaynaklanan halk korkularını yatıştırmaya çalıştığı vaatleri yenilediği bir zamanda geldiğini bildirdi.
Analistler, Türk halkının Erdoğanın vaatlerini bir miktar kayıtsızlıkla aldığına dikkat çekerek bu vaatleri, ülkenin yaşadığı ekonomik felaketi örtbas etme ve Türk parasının dolar karşısında rekor düşük seviyeye inmesini karartma girişimleri bağlamında geldiğini beşirtiyor. Gelen raporlara göre Erdoğan, kendisi ve AKP’nin uyguladığı siyasi, medya ve propaganda oyunlarından haberdar olan Türk halkını ikna etmeyen çok sayıda vaat verdiğine işaret etti. Türk muhalifleri, Erdoğanın salgından sonra üretim üslerine alternatif ülke arayan uluslararası şirketler arasında Türkiye isminin daha sık geçtiğini belirtmesine ikna olmadılar.
Erdoğan, cumhuriyetin kuruluşunun 2023 yılına denk gelecek ilk yüzüncü yılında, dev başarılara ve projelere ulaşmak için sözler vermekle kalmadı, aynı zamanda ülkenin refah vizyonu ve 2053 ve 2071 vizyonlarının gerçekleşmesinden söz ettiği gibi vaat ettikleri gerçekleşmiş ve geriye kalan aşamaya geçecekmiş gibi, hayalini abarttı. Sanki Bir sonraki adım, 2053 ve 2071 vizyonunu gerçekleştirmeye başlamaktır.
Muhalifler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın ülkesini hedef aldığını söylediği taraflara ve kişilere karşı savaştan bahsetmekten vazgeçmediğini, sık sık bir tür körlükle açıklamalarını sürdürdüğünü, böylece krizleri haklı çıkarmak için yurt içinde ve dışında kendisini ve Türkiyenin ekonomisini ve güvenliğini hedefleyen düşmanları hakkında konuştuğuna dikkat çekiyor.
Gözlemciler, Erdoğanın politikalarını eleştiren veya politikalarıyla çelişen herhangi bir eylemi şeytanlaştırmaya çalıştığını, böylece onu bağlamından çıkararak iyilik ve kötülük çerçevesine, ihanet ve düşmanlık kategorisine yerleştirmeye çalıştığına ve suçlamanın hesap verebilirlikten kaçmak ve sorumluluktan kaçmak için bir maske olduğuna dikkat çekiyor.
Uzmanlar, Türkiyenin derin bir ekonomik durgunluğa girmesini bekliyor. Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) Baş Ekonomisti Robin Brooks, kredilere bağımlılık nedeniyle cari açığın büyümeye devam ettiğini belirterek, kredi genişlemesinde frene basıp, derin bir durgunluğa hazırlıklı olunması gerektiğini savundu. Türkiye için kolay bir çözüm yolu olmadığını ifade eden Brooksa göre, Türkiyenin cari açığını azaltıp, dış finansmandan kaynaklı kırılganlıklarını azaltması için bir durgunluk dönemini göze alması gerekiyor.
