Türkiye ... AKP iktidarı döneminde yolsuzluk krizi şiddetleniyor

2021.01.28 - 08:10
Facebook Share
طباعة

 İstanbul’da tapu dairesinde rüşvetle ilgili başlatılan soruşturmada, 3 ilde operasyon düzenlendi. Baskında, aralarında tapu müdürünün de bulunduğu 11’i kamu görevlisi 37 kişi tutuklandı.
Operasyon, İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gerçekleştirildi. Polis ekipleri, Küçükçekmece tapu dairesinde işlerin hızlandırılması için rüşvet alındığı iddiası üzerine çalışma başlattı. Rüşvet vermek için aracı olan ve rüşvet aldığı belirtilen 40 şüphelinin yakalanması için İstanbul, Manisa ve Kayseride eş zamanlı 22 Ocakta baskın düzenlendi.
Tutuklular, emniyet müdürlüklerindeki işlemleri tamamladıktan sonra, mahkemeye çıkarıldı, mahkemede 25inin hapse atılmasına, üçünün de ifadelerini aldıktan sonra beraatine karar verildi. Ayrıca 11 şüpheliyi serbest bırakılarak adli kontrole tabi tutuldu.
Daha önce, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Ülke Araştırmaları Direktörü Alvaro Pereira, Yolsuzlukla mücadelede Malezyanın kat ettiği mesafeye işaret ederek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanı Türkiyede de benzer bir ajans kurulmasını tavsiye etti. O sırada şunları söyledi: "Hiç şüphe yok ki 2013 yılında yolsuzluk ve rüşvet dosyaları soruşturmasını kapatan Erdoğan en son duymak isteyeceği teklif!” demişti.
Başsavcı Celal Kara ve Mehmet Yüzgeçin talimatıyla gerçekleştirilen güvenlik baskısı 89 kişinin tutuklanmasıyla sonuçlanırken, Türkiyenin 17 Aralık 2013 tarihinde yolsuzluk ve rüşvet konusunda en büyük güvenlik baskısına tanık oldu. operasyonda o dönemdeki İçişleri Bakanı Muammer Gülerin oğlu Barış Güler, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayanın oğlu Salih Kaan Çağlayan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktarın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar, Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan, işadamları Ali Ağaoğlu, Reza Zarrab ve Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demirin de aralarında yer aldığı 89 kişi gözaltına alındı.
Tutuklular "rüşvet almak", "görevi kötüye kullanmak", "ihaleye fesat karıştırmak" ve "kaçakçılık" ile suçlandılar. Daha sonra medyada paylaşılan delillere ve ses kayıtlarına rağmen Erdoğan, güvenlik operasyonu "hükümeti devirme girişimi" olarak nitelendirdi ve tutuklular serbest bırakıldı.
Gözlemciler, yolsuzlukla etkili bir şekilde mücadele etmenin güçlü ve bağımsız bir yargı gerektirdiğini görüyor ve bu, Türkiyede şu anda mevcut değil. Çünkü Türkiye, din adamı Fethullah Gülenle bağlantılarından şüphelendiği anda binlerce kişinin işinden atılması veya hapse atılması nedeniyle sürekli insan hakları eleştirisi altında.
Uluslararası Yolsuzluk Endeksi, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı altında Türkiyede yolsuzluğun arttığını gösterdi ve Türkiye geçen yıl yolsuzluk endeksinde dünyada 78. sırada yer aldı.

Facebook Share
Print Top