Türkiye sınırları dışında baskı uygulayan ülkeler arasında ilk sırada

2021.02.08 - 09:20
Facebook Share
طباعة

 Merkezi Washington’da bulunan ve demokrasi, insan hakları ve siyasi özgürlüklerin teşvik edilmesini amaçlayan düşünce kuruluşu Freedom House (Özgürlük Evi), küresel demokrasiye karşı büyüyen bir tehdit olarak tanımladığı “Ulusötesi Baskı’’ raporunu yayınladı.
"Freedom House" sivil toplum örgütünün raporuna göre, özellikle 2016 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğana yönelik başarısız darbe girişiminin ardından Türkiye, sınırları dışında sistematik baskıya başvuran ülkelerin başında geliyor.
Freedom House tarafından Perşembe günü yayınlanan raporda, Ankara kampanyasının "ciddiyeti, coğrafi kapsamı ve tırmanışındaki ani gelişmelerle öne çıktığı" belirtildi.
Muhalefet FETÖ hareketi ana hedef olurken, raporda Türkiyenin öldürme, onlarca fiziksel tehdit, "hareketleri izleme", pasaportları iptal etme ve konsolosluk hizmetlerini reddetme olaylarına karıştığı belirtildi.
Türkiye de dahil olmak üzere 12 ülke, uluslararası polis (Interpol) suçlu listelerinde yer alan uluslararası bir yasa uygulama aracını baskı aracı olarak kullanmaya başvurdu.
Rapora göre, bu doğrulama kuruluşunun yetenekleri minimum olduğundan, bu ülkeler INTERPOLün suçlu listelerine yüzlerce isim ekleyebilir.
Devletlerin, muhalefeti susturmak için ulusal sınırların ötesine geçerek sürgündeki ve ya diasporada yaşayan kişilere karşı sistematik şiddet uyguladığı belirtilen raporda Türkiye, incelenen altı ülke arasında yer aldı.
Merkezi Amerika Birleşik Devletleri merkezli Freedom House, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçının Türkiyede öldürülmesi ve diğer meselelere atıfta bulunarak düzinelerce ülkenin sistematik olarak sınırları dışında daha fazla siyasi baskıya başvurduğunu ortaya koydu.
Freedom House, raporunda davaların ortak bir yönü olduğuna inanıyor, bu da gerçeğin doğrulanmasıdır belirtildi.
Örgüt, sürgündeki muhalifleri ve aktivistleri takip etmek için düzinelerce ülkenin uluslararası hukukta çeşitli araçlara, ikili baskı uygulamalarına, dijital medya gözetlemeye, tacize ve fiziksel tehditlere başvurduğunu söyledi.
Finansmanının büyük kısmını ABD hükümetinden alan demokrasi yanlısı örgüt Freedom House, 2014ten bu yana 31 ülkede 608 doğrudan ve fiziksel “ulusötesi baskı” vakasını belgeledi.
"Her olayda, anavatan otoriteleri, yurtdışında ikamet eden bir kişiye tutuklama, saldırı, fiziksel sindirme, yasadışı sınır dışı etme, teslim olma veya küstahça öldürme sırasında fiziksel olarak ulaşıyor" dedi.
Cinayetler ve diğer şiddetli saldırılar en çok ilgiyi çekiyor. Ancak rapora göre, diğer bastırma yöntemleri daha yaygın ve eşit derecede zararlı.
Bu yöntemler arasında pasaportlara kısıtlamalar getirilmesi, vatandaşların yurtdışındaki hareketlerini kontrol etmek için iptal edilmesi ve casus yazılım kullanarak onları internette taciz etmek ve onlara baskı yapmak için anavatandaki aile fertlerini tehdit etmek yer alıyor.
Birçok rejim için, bu faaliyetler "sınırları dışındaki insanları kontrol etmek için yaygın ve kurumsallaşmış bir uygulama" haline geldi.
Rapor, öncelikle Türkiye gibi çok sayıda muhalifi sistematik olarak taciz eden ve tehdit eden, ona karşı tepkiler bulunmadığı için giderek cezasız bir şekilde hareket eden ülkelere odaklanıyor.
Freedom House, "Bu basit sayım bile, genellikle münferit olaylar, suikastlar ve oradan veya şuradan adam kaçırma gibi görünen şeylerin olduğunu gösteriyor, gerçekte, insanların özgürlüğü ve güvenliğine yönelik ölümcül ve yaygın bir tehdittir" dedi.

Facebook Share
Print Top