Türkiye"deki IŞİD"in nakit rezervleri
ABD Hazine Bakanlığı tarafından hazırlanan bir rapor, terör örgütü IŞİDin Türkiyede 100 milyon dolar olarak tahmin edilen nakit rezervine sahip olduğunu ortaya koydu.
Türk işlerinde uzmanlaşan Ahwal internet sitesine göre ABD Hazinesi, IŞİDin özellikle Suriyede bulunan IŞİD unsurlarına ulaştırmak için Türkiye topraklarında gerçekleşen birçok para kaçakçılığı operasyonuna göz yuman Türk finans sistemi sayesinde Türkiyede kolayca erişebileceği finansal ağlara sahip olduğunu belirtti.
IŞİD, zaman zaman saldırılar düzenlediği Suriye ve Iraktaki militenlerine Türkiyeden mali transferler alıyor.
IŞİDin yenilgisinden sonra, Türkiyeden Suriyedeki IŞİD unsurlarına para transferini çeşitli şekillerde takip eden Batı raporları tekrarlandı, Nitekim Türkiyedeki finans kuruluşlarına IŞİD ile ilişkilerinden dolayı yaptırımlar uygulandı.
ABD Hazinesine göre, Suriyedeki IŞİDin kalıntıları Türkiyedeki ortaklarından ve Iraktaki kaçakçılardan nakit akışı alıyor. Bu transferlerin bir kısmı, Al Hol kampındaki para hizmeti şirketleri aracılığıyla yerel havale yoluyla yapıldı. ABD Hazinesine göre, diğer nakit gönderiler de Irak ve Suriye arasındaki açık çöl sınırından posta yoluyla teslim edildi.
Hazine, IŞİDin "Doğu Suriyedeki petrol kaçakçılığı şebekelerinden şantaj yoluyla para alarak, Sivil işletmeleri ve sakinleri hedef alan fidye için adam kaçırma, Yağma ve muhtemelen paravan şirketleri işletme yoluyla para toplamaya devam ettiğini belirtti.
Dışişleri Bakanlığı’nın 2014-2015 döneminde IŞİD’e karşı ekonomik savaş stratejisine liderlik eden Hudson Enstitüsü’nden araştırmacı David Asher, “Türkiye’nin IŞİD’i finanse etme konusundaki toleransı alışılmadık derecede yüksekti” dedi. “Ankara’nın örgütün finansmanını ve bankacılık ağlarını kesmek için yeterli çaba gösterdiğini sanmıyorum” diye devam etti.
Ankaranın IŞİD ile ilişkileri şüpheli ve Türk yetkililer, örgütle şiddetle savaşan tek ülkenin kendi ülkesi olduğunu iddia ederken, gözlemciler bunu reddederek Türkiyede IŞİDlilere yönelik tutuklama kampanyalarının örgütle bağlantılarını inkar etmeyi amaçladığını söylüyorlar.
