Boşaziçi öğrencileri için Türkiye hükümdarına karşı suç duyurusu
TKP, Boğaziçi’ne destek eylemlerinde eylemcilerin işkence, hakaret ve tehdide maruz kalmasıyla ilgili AKPli Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, MHP lideri Devlet Bahçeli ve şiddet uygulayan polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
İstanbul Anadolu Adliyesinde TKP adına dilekçeyi teslim eden Avukat Özgür Murat Büyük, adliye önünde yaptığı açıklamada, "Bu ülkede hiç kimse ilerici gençliğe, bu ülkenin onurlu insanlarına hakaret edemez, onları tehdit edemez, hedef gösteremez, terörle suçlayamaz. İlgililerin ceza alması için mücadele edeceğiz, boyun eğmeyeceğiz" dedi.
Büyükün ardından söz alan, Boğaziçi eylemleri sırasında gözaltına alınan gençlerden Eray Türkdoğan ise şunları söyledi:
"Bu ülkenin gençleri olarak, gerici ve piyasacı müdahalelere, şiddete ve zorbalığa karşı çıkmak için Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi olmamıza gerek yok. O gün orada ülkesini seven biri olarak bulundum ve herkesin bildiği gibi o gün şiddete, hakarete, tehdide maruz kalan binlerce öğrenciden biri oldum. Türkiyenin sığdırılmaya çalışıldığı kalıbı yakından hissettim ama bu kalıba sığmayacağımızı, hukuksuzluğa alışmayacağımızı göstermeliyiz. Bu yüzden Boğaziçi Üniversitesinde mücadele devam ederken biz de burada bir hukuk mücadelesine girişiyoruz.
Onlar istedikleri kadar normalleştirmeye çalışsınlar, biz ülkenin dinsel söylemlerle yönetilmesine, eğitime yapılan gerici müdahalelere, işçilerin hak gaspına maruz kalmasına alışmayacağız. Biz bu ülkenin gençleri olarak umudu ve geleceği temsil ediyoruz. Biz emekçiler için hiçbir şey vadetmeyen bu düzeni hep birlikte yıkacağız ve insanca, eşit ve özgür yaşayacağımız bir ülkeyi birlikte kuracağız."
Son olarak söz alan Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi İdil Birbilen de Boğaziçinde mücadeleye devam edeceklerini ve hukuksuz işletilen bu sürece boyun eğmeyeceklerini belirtti.
Bu yılın başından bu yana, İstanbul kenti, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın iktidardaki akademisyan ve Adalet ve Kalkınma Partisinin eski siyasi adayı Melih Bulunun Boğaziçi Üniversitesinin yeni rektör olarak atanması kararına karşı öğrenci gösterilerine ve protestolara sahne oldu.
Türk polisinin, atamasının "demokratik olmadığı" gerekçesiyle Melih Bulunun görevinden istifa etmesi çağrısında bulunan göstericilerden 159 kişiyi tutuklamasının ardından kısa bir süre sonra bir kamuoyu meselesine dönüştü ve gösteriler geniş alanlara yayıldı.
1980den beri ilk kez üniversitenin dışından bir rektör atanıyor.
Bilindiği gibi, Üniversite, rektörünü öğretim üyeleri arasından oylayarak seçiyordu; Bu nedenle, atama, demokrasiye bir saldırı ve hükümetin vesayetinin dayatılması olarak kabul edildi.
Ancak cumhurbaşkanı Çarşamba günü, protestocu öğrencileri "terörist grupların üyeleri" olarak nitelendirerek, Boğaziçi Üniversitesinin yeni başkanı olarak atanmasına karşı protestoları uzatmaya yönelik her türlü girişimi bastıracağı tehdidinde bulundu.
